11 Temmuz 2008 Cuma

Projeler biter ve İzmir yolu görünür

Daha çok yazmak istiyorum ama malesef herkes gibi meşgul olduğum için yazamıyorum (sanki yazan insanların işi yokmuş gibi! Daha doğrusu zaman ayıramıyorum ). Tabii hala Çanakkale serüvenimiz devam ediyor her ne kadar okul kapanalı 1 ayı geçse de... Açıkçası Çanakkalede okul kapalıyken olmak o kadar da sıkıcı değil benim için. Okul derdi yok derse gitme problemi yok. Bunların yanında Çanakkale'de kalmamızı sağlayan işler güçler var ama 'freelancer mod on' olduğu için çalışma yükünü güne yayabilmek güzel bir şey.

Bu arada 1 haftalık bir Güzelyalı operasyonu sırasında linux yönlendirici, iptables, uzak masaüstü erişimi ve VPN konularında biraz da uygulama şansı bulmuş oldum( Bu arada ufak bir dipnot düşelim İzmir Güzelyalı değil Çanakkale Güzelyalı :) ). Bir bilgisayarın bazı kısıtlamalara rağmen hem intranet hem de internetten iletişimde bulunmasını sağlamaya çalıştım. Tek iş de bu değildi fakat diğer kısımlarına pek girmek istemiyorum şu an. Benim için yorucu bir 1 hafta geçti açıkçası. Benden yapılması istenen şeyin aslında yapıldığında yeterli olmayacağını anlayıp bunun yerine alternatif fikirler üretip yarı yolda diğer alternatif çözümlere yönelerek kendimi biraz daha zorladım. Bu işi yapmak zorunda değildim fakat nedendir bilmiyorum ama nasıl hırs yaptığımı anlatamam. Bu konuda çok ciddiyim finallere böyle çalışmamıştım :(. Sonuçta azmin elinden hiç bir şey kurtulamayacağı yine belli oldu. Tam da 1 haftanın sonunda bütün umutlarım tükenmişken tam da vazgeçicekken son umudumun bütün sorunları çözmesi beni tekrar mesut etti. Ama bu işin üstesinden gelmek beni çok mutlu etti tabii ki işin getirilerinin de biraz etkisi olabilir.

Her neyse icra takip uygulaması da bu iş yüzünden biraz askıya alınmış olsa da, o da mutlu sona çok yakın. Bir iki modülü daha hallettikten sonra bana artık İZMİR yolları görünecek hatta göründü bile... Bu pazar günü akşam yemeğini İzmir'de yemeyi düşünüyorum şimdilik. İzmir'e gittikten sonra da 1 haftalık bir dinlenme sürecinden sonra staj denen şeyi de aradan çıkarmak gerekiyor. Geçen gün biletler için Truva şubesine gittiğimde anladım ki gerçekten İzmir'i özlemişim. Gerçi şenliklerde İzmir'de olsam da o süreçte ailemle çok da beraber olamamıştım. Daha öncesinde de sömestrda (hangi dile aitse bu sözcük!) ailemle birlikte zaman geçirebilmiştim. Onlar da okul kapandığından beri sürekli ne zaman geliyorsun? Gel artık! durumlarına alıştılar gibi görünseler de onlar da özlemiştir diye tahmin ediyorum.

Bu kadar uzun süre İzmir'den uzak kalınca dönünce yapacağınız çokca iş oluyor ve görmek istediğiniz çokca insan oluyor. Zaten sadece tatillerde görüşebildiğiniz eski dostlarınızı da görmek, askerden dönen arkadaşlarınızla vakit geçirmek istiyorsunuz. Bende İzmir'de ilk olarak bu özlemi giderip yine kendimi işlere vermek istiyorum. Bu kadar işkolik olmak pek iyi gibi görünmese de öğrenciyken bazı deneyimlerin yaşanması, bazı işlerin yapılması ve özellikle boş durup can sıkıntısı gibi büyük bir illetle uğraşmamak için kendimi işe veriyorum. En azından kafamda uğraştığım bir şeyler olunca, hayatınızdaki diğer değişkenler özellikle sorun yaratan değişkenler ile aşırı uğraşmayıp ne kendinizi ne de bu değişkenlere zarar vermiyorsunuz ve yararlı bir eylem gerçekleştirmiş oluyorsunuz.

Eeeeee artık projelerin sonlanması demek cüzdanda da hareketliliğin başlamasına denk düşmesinden dolayıdır ki insan biraz daha rahatlıyor. Gidip biraz kafa dinlemeyi, ailemle ve dostlarımla özlem gidermeyi biraz hakettiğimi düşünüyorum.

Hiç yorum yok: